Dünyada internete erişim ve sosyal medya kullanımı gün geçtikçe artıyor. Küresel nüfusun yüzde 60’a yakınının sosyal medya kullanıcısı olduğu tahmin ediliyor. Sosyal medyanın yaygın kullanımı, influencer pazarlama harcamalarının agresif bir şekilde artmasına neden oluyor.
Influencer pazarlama sektörü büyüdükçe, sektörü destekleyen şirketlerin ve hizmet sağlayıcıların sayısı da artıyor. Benzer şekilde influencer sayısı da hızla artıyor. Influencer pazarlamasına yapılan harcamalar artıyor olsa da sosyal medya kullanıcıları influencer’lardan uzaklaşıyor. Diğer bir taraftan Instagram, Twitter, Facebook, Tiktok, Youtube gibi platformlarda satın alınan sahte takipçi, beğeni ve etkileşim sorunu da var.
Sosyal medya, influencer’lara ürünleri tanıtmak için bir güç sağlasa da birçok tüketici tavsiyelerin güvenilirliğinden şüphe ediyor. The Desire Company tarafından yapılan bir araştırmaya göre tüketicilerin yüzde 87’si influencer’ların reklamını yaptığı ürünleri kendilerinin kullanmadıklarını düşünüyor. Dahası 10 kişiden sadece 1’i sosyal medya fenomenlerinin güvenilir bilgi kaynağı olduğuna inanıyor.
Şirketler, ürünlerini tanıtmak için influencer pazarlamaya başvurduğunda hızlı bir şekilde para kazansa da zayıf müşteri deneyiminin kalıcı etkisinden kaçamıyor. Influencer tarafından önerilen bir ürünü satın alan her 5 tüketiciden 2’si o şirketten tekrar satın alma ihtimalinin düşük olduğunu söylüyor. Araştırma sonuçları, tüketicilerin influencer’ların önerisiyle satın aldığı ürünleri iade etme olasılığının daha fazla gösteriyor.
Araştırmanın sonucu önemli bir sonucu da tüketicilerin satın alma kararı verirken en çok uzmanların tavsiyelerine güvendiğini ortaya çıkarıyor. Katılımcıların yarıdan fazlası satın alma kararı vermeden önce bir uzman tarafından hazırlanmış ürün incelemesini görmek istiyor.
Influencer pazarlamanın etkinliği sorgulanırken sürekli kötüleşen ekonomik koşulların ortasında, markalar bütçeyi düşürmek ve kampanyaları iptal etmek zorunda kalıyor. Influencer’lar için kolay para dönemi sona eriyor olabilir.
